MÜCBİR SEBEP DURUMUNDA KISMİ TEVKİFAT
Dr. İsmail PAMUK-Yeminli Mali Müşavir
213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 13’üncü maddesinde mücbir sebep halleri sayılmış, 15’inci maddesinin üçüncü fıkrasında da Hazine ve Maliye Bakanlığının, mücbir sebep sayılan haller nedeniyle bölge, il, ilçe, mahal veya afete maruz kalanlar itibarıyla mücbir sebep hali ilan etmeye ve bu sürede vergi ödevlerinden yerine getirilemeyecek olanları tespit etmeye yetkili olduğu hükme bağlanmıştır. Bu yetkiye istinaden 518 sıra no’lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğinde yapılan düzenleme ile;
a) Ticari, zirai ve mesleki kazanç yönünden gelir vergisi mükellefiyeti bulunan mükelleflerin,
b) Koronavirüs salgınından doğrudan etkilenen ve ana faaliyet alanı itibarıyla; alışveriş merkezleri dahil perakende, sağlık hizmetleri, mobilya imalatı, demir çelik ve metal sanayii, madencilik ve taş ocakçılığı, bina inşaat hizmetleri, endüstriyel mutfak imalatı, otomotiv imalatı ve ticareti ile otomotiv sanayii için parça ve aksesuar imalatı, araç kiralama, depolama faaliyetleri dahil lojistik ve ulaşım, sinema ve tiyatro gibi sanatsal hizmetler, matbaacılık dahil kitap, gazete, dergi ve benzeri basılı ürünlerin yayımcılık faaliyetleri, tur operatörleri ve seyahat acenteleri dahil konaklama faaliyetleri, lokanta, kıraathane dahil yiyecek ve içecek hizmetleri, tekstil ve konfeksiyon imalatı ve ticareti ile halkla ilişkiler dahil etkinlik ve organizasyon hizmetleri sektörlerinde faaliyette bulunan mükelleflerin,
c) Ana faaliyet alanı itibarıyla İçişleri Bakanlığınca alınan tedbirler kapsamında geçici süreliğine faaliyetlerine ara verilmesine karar verilen işyerlerinin bulunduğu sektörlerde faaliyette bulunan mükelleflerin,
1/4/2020 ila 30/6/2020 (bu tarihler dâhil) tarihleri arasında mücbir sebep halinde olduğunun kabul edilmesi uygun bulunmuştur.
Diğer yandan konuya ilişkin Katma Değer Vergisi Genel Uygulama Tebliği’nin I/C.2.13.1. bölümünde yer alan düzenleme ise aşağıdaki gibidir;
“213 sayılı Kanuna göre, mücbir sebebin başladığı tarihten sona erdiği tarihe kadar geçen sürede, mücbir sebepten yararlanan mükelleflerin vergi ödevleri ertelenmektedir. Bu kapsamda beyanname verme yükümlülükleri ileri tarihe ertelenen mükelleflerin, mücbir sebep halinde bulunduğu süre içerisinde kısmi tevkifat kapsamındaki alımlarında tevkifat uygulanmaz.”
Bu açıklamalar uyarınca; 518 sıra no’lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği ile mücbir sebep hükümlerinden yararlanan mükellefler, kısmi tevkifata tabi mal ve hizmet alımlarına 1/4/2020 ila 30/6/2020 (bu tarihler dâhil) tarihleri arasında kısmi tevfikat uygulamayacaklardır. Diğer bir ifadeyle, mücbir sebep kapsamındaki mükellefler, 1/4/2020 ila 30/6/2020 (bu tarihler dâhil) tarihleri arasında kısmi tevkifata tabi mal ve hizmet alımlarında KDV tevfikatı yapmayacaklar ve satıcı tarafından düzenlenecek faturada hesaplanan KDV’nin tamamını satıcıya ödeyeceklerdir. Bu durumda satıcı tarafından düzenlenecek faturada da, KDV tevkifatı gösterilmeyeceği tabiidir. Bu çerçevede söz konusu faturalara; “Alıcı, Mücbir Sebep Kapsamında Olduğu İçin Tevfikat Uygulanmamıştır” gibi bir şerh düşülebilir. Öte taraftan, bahse konu düzenlemenin tam tevkifat kapsamındaki işlemlere etkisi bulunmamaktadır.
Konuya ilişkin son olarak belirtilmesinde fayda görülen bir husus bulunmaktadır. Bilindiği üzere, 518 sıra no’lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği ile mücbir sebep kapsamına alınan mükellefleri katma değer vergisi ödemeleri 6 ay ertelenmiş olup, yazımızda belirtilen çerçevede, kısmi tevkifat uygulanmaması bu avantajı ortadan kaldırmaktadır.