Vergilerde Olacak Değişiklikler ve İki Öneri / Bumin Doğrusöz

Geçtiğimiz hafta Cuma günü Meclise mali mevzuat ve uygulamalarını yakından ilgilendiren bir Torba Kanun Teklifi sunuldu. Bu teklif mali mevzuatı yakından ilgilendirmekle birlikte, beklentilerin aksine kesinleşmiş veya ihtilaflı mevcut ve vadesi gelmemiş kamu borçlarının yapılandırılmasına ilişkin düzenlemeleri içermiyor. Bu konudaki düzenlemelerin, teklifin Plan ve Bütçe Komisyonu görüşmeleri sırasında verilen önergelerle ekleneceği açıklandı. Ben de komisyonda eklenecek düzenlemeleri yazmayı o zamana bırakarak bu yazımda söz konusu teklifte somutlaşmış olan ve vergi mevzuatını ilgilendiren düzenlemeleri aktaracağım.

Teklifle getirilen ilk düzenleme, ayrı bir iş yeri açmaksızın ve sanayi tipi veya seri üretim yapabilen makine ve alet kullanmaksızın oturdukları evlerde imal ettikleri malları internet üzerinden satanların kazançları esnaf muafiyeti kapsamına alınıyor. Bu durumdakiler, satış hasılatlarını bir bankada açacakları hesaba gönderilmesini isteyecekler ve banka bu hesaba gelen paralardan %4 (bir veya fazla işçi çalıştırılması hailinde %2) vergi keseceklerdir. Bu kesilen vergilen onların nihai vergisi olacaktır. Bu kapsamda elde edilen 220 bin lirayı aşması halinde, izleyen yıldan itibaren bu muafiyet uygulanmayacak.

Teklifle getirilen ikinci önemli düzenleme ile tam mükellef gerçek kişilerin, dolaylı temsilci olarak yetkili kıldıkları PTT veya hızlı kargo taşımacılığı yapan şirketler tarafından düzenlenen elektronik ticaret gümrük beyannamesi ile gerçekleştirdikleri mal ihracatı kapsamında elde ettikleri kazancın %50’sini, beyannamede beyan edilen toplam gelirden düşülebilmelerini öngörüyor.

Teklifle getirilen üçüncü önemli düzenleme ile tam mükellef sermaye şirketlerinin iktisap ettikleri kendi hisse senetleri veya ortaklık paylarını sermaye azaltımı yoluyla itfa etmeleri veya elden çıkartılmasından doğan fark tutarlar kâr dağıtımı kabul edilmektedir. Ancak bu getirilen düzenleme uygulamada sorunlu olacak ve revizesi gerekecek gibi gözükmektedir. Bu tutarın gerçek kişilere isabet eden kısmının stopaja tabi olacağı açık olmakla birlikte kurumlarda uygulamanın nasıl olacağı belirsizdir. Tutarın olumlu olması durumunda iştirak kazançları istisnasının uygulanıp uygulanmayacağı, olumsuz olması durumunda zarar yazılıp yazılamayacağı tartışması doğacaktır. Komisyonda bu hususun ele alınması gerekmektedir.

Teklifle getirilen dördüncü önemli düzenleme ile tam süreli çalışıyorken 31.12.2010 tarihine kadar kısmi süreli olarak çalışmaya geçenlerin ücretlerinin, bu ücretlinin çalışmadığı gün sayısı kadar kısmi süreli yeni bir çalışan istihdam edilmesi ve bu yeni çalışanın en az 6 ay süreyle çalışmaya devam etmesi şartıyla gelir vergisinden istisna edilmesi öngörülmektedir. Ancak burada istisna brüt asgari ücretin %10’undan fazla olmayacak ve 12 ayı geçmemek üzere yeni ücretlinin çalışma süresince uygulanacaktır.

Teklif ile varlık barışı yeniden ihdas edilmekte ve 30.6.2021 tarihine kadar bildirilerek yurt dışındaki varlıkların yurda serbestçe ve vergi incelemesine uğramaksızın getirilmesi öngörülmektedir. Gelir Vergisi Kanunu’nun geçici 67. maddesinde uygulama sorunlarını çözücü bir değişiklik yapılmakta, geçici 68. maddesinde yer alan jokeylerin kazançlarının %20 tevkifata tabi tutulacak düzenlemenin geçerlilik süresi 31.12.2025 tarihine, Katma Değer Vergisi Kanunu’nun geçici 17. maddesinde yer alan ve dahilde işleme ve kabul rejimi kapsamında ihraç edilecek malların üretiminde kullanılacak maddelerin teslimini vergiden istisna eden düzenlemenin geçerlilik süresi 31.12.2025 tarihine, yine aynı kanunun geçici 23. maddesinde yer alan Milli Eğitim Bakanlığı’na bedelsiz bilgisayar ve donanımlarının teslimini ve bu maksatla tedarikini katma değer vergisinden istisna eden düzenlemenin uygulanma süresi 31.12.2023 tarihine kadar, Kurumlar Vergisi Kanunu’nun geçici 2. maddesinde yer alan ve dernek ve vakıfların kira ve faiz gelirlerinin iktisadi işletme oluştuğu şeklinde anlamlandırılamayacağına ve bazı döner sermaye ve ajansların kazançlarını vergiden istisna eden düzenlemenin uygulama süresi 31.12.2025 tarihine kadar uzatılmaktadır. Teklif ile Cumhurbaşkanı’na kurumlar vergisi oranını 5 puan indirme yetkisi verilmesi de öngörülüyor. Teklif yasalaşırsa ve yetki kullanılırsa, kurumlar vergisinin oranı 2020 için % 17, sonraki yıllar için %15 olacak. Teklifte halka açılmayı teşvik amacıyla halka açılacak şirketlerde vergi oranının 2 puan düşük uygulanmasına ilişkin bir düzenlemeye de yer verilmiş.

Yine KDV Kanunu’nun geçici 40. maddesinde yer alan ve UEFA şampiyonlar ligi finalinde görevli tüzel kişilerden kanuni ve iş merkezi yurt dışında olanlara bu müsabaka için yapılacak teslimleri vergiden istisna eden düzenlemenin ve ayrıca bu kişi ve kurumların kazançlarını vergiden istisna eden Kurumlar Vergisi Kanunu’nun geçici 11. maddesinde yer alan düzenlemenin, 2021’de yapılacak finali de kapsamına alacak şekilde değiştirilmektedir.

Teklif ayrıca konaklama vergisinin yürürlüğe giriş tarihinin de 1.1.2021 tarihinden 1.1.2022 tarihine ertelenmesini de öngörmektedir.

Komisyona iki öneri de benden.

Birincisi, madem KDVK’nın geçici 23. maddesinin süresi uzatılıyor. Bu fırsattan istifade maddeye tabletleri de ekleyerek, öğrencilere tablet bağışını madde kapsamı dışında bırakarak tablet bağışlarına engel olan özelgeleri de berteraf etmiş olalım.

İkinci olarak, vadeli çeklerde vergisel açıdan reeskont uygulanması sağlayan, çeklerin üzerinde yazılı düzenleme tarihinden önce ödenmek için muhatap bankaya ibrazını geçersiz kılan hükmün süresi 31.12.2020’de doluyor. 5941 sayılı Çek Kanunu geçici 3/5. maddesinde düzenlenen bu sürenin de uzatılmasında yarar var. Teklifte bu süreyi uzatan bir düzenleme göremedim.

Kaynak: Bumin Doğrusöz / Dünya Gazetesi | 20.10.2020

 

About Author

Comments are closed.