Kamuoyunda imar barışı (affı) şeklinde bilinen düzenleme, afet risklerine hazırlık kapsamında ruhsatsız veya ruhsat ve eklerine aykırı yapıların kayıt altına alınması ve imar barışının sağlanması amacını taşımaktadır. Düzenleme, 3194 sayılı İmar Kanununa eklenen geçici 16’ıncı madde ile yapılmıştır. Söz konusu madde kapsamında, 31/12/2017 tarihinden önce yapılmış yapılar için Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ve yetkilendireceği kurum ve kuruluşlara 31/10/2018 tarihine kadar başvurulması, maddedeki şartların yerine getirilmesi ve 31/12/2018 tarihine kadar kayıt bedelinin ödenmesi halinde yapı kayıt belgesi verilebilir. Başvuruya konu yapının ve arsasının mülkiyet durumu, yapı sınıf ve grubu ve diğer hususlar ilgili bakanlık tarafından hazırlanan yapı kayıt sistemine yapı sahibinin beyanına göre kaydedilir. Yapı kayıt belgesi yapının kullanım amacına yöneliktir.
Konuya ilişkin bir mükellef tarafından; ofis ve/veya işyeri olarak ruhsatlandırılan toplam 73 adet bağımsız bölümün niteliğinin İmar Kanununun geçici 16’ncı maddesi doğrultusunda konut olarak tescillendiği, imar barışından faydalanılarak yapı kayıt belgesi ile niteliği mesken (konut) olarak değiştirilen ve tapu kayıtlarında mesken olarak yer alan söz konusu bağımsız bölümlerin tesliminde uygulanması gereken katma değer vergisi oranı hususunda görüş talep edilmiş, bunun üzerine Ankara Vergi Dairesi Başkanlığı Gelir Kanunları KDV-ÖTV Grup Müdürlüğü tarafından 19/06/2020 tarihli ve 84974990-130[KDV.5/İ/28-2019/55]-E.162142 sayılı özelge verilmiştir.
Söz konusu özelgede; “A bloka ait yapı ruhsatında ofis ve işyeri olarak görünen 2 adet, B bloka ait yapı ruhsatında ofis ve işyeri olarak görünen 71 adet bağımsız bölümün niteliği İmar Barışı ile konuta dönüşse dahi; inşaat ruhsatının konut olarak değil, ofis ve işyeri olarak verildiği, bu taşınmazların fiili durumda işyeri olarak kullanılabileceği, verilen inşaat ruhsatının da bu taşınmazların işyeri olarak kullanılmasını mümkün kıldığı ve işyeri olarak kullanılmak üzere satın alınabileceği hususları dikkate alındığında, KDV oran uygulaması bakımından ilgili taşınmazların konut olarak değerlendirilmesi mümkün bulunmamaktadır. Bu çerçevede, söz konusu ofis ve işyerlerinin tesliminde % 18 oranında KDV hesaplanması gerekmektedir.” şeklinde görüş bildirilmiştir.
Özelgede yer verilen bu görüşlere katılmak mümkün değildir. Zira taşınmaz teslimlerinde, taşınmazın tapudaki türüne bakılması ve KDV oranının buna göre belirlenmesi gerekmektedir. Bu itibarla kişisel görüşümüz; imar barışı ile konut olarak tescil edilen ve tapu kayıtlarında konut olarak yer alan taşınmazların satışında, KDV oranı olarak, konutlara ilişkin oranın dikkate alınması icap etmektedir.
Dr. İsmail PAMUK – Yeminli Mali Müşavir
Barbaros SOYLU – S.M. Mali Müşavir
04.02.2022