SGK, çalışanların statüsü, tabi oldukları kanunlar, geçici ve sürekli hastalıkları, iş yerinde ve iş yeri dışında maruz kaldıkları kaza ve hastalıklar, engellilik ve malullük derece ve durumlarına göre çok değişik şartlarla gelir ve aylıklar bağlamaktadır.
Diğer yandan çalışanların yer altında veya yer üstünde çalışmalarına göre de emeklilik şartları değişmektedir. Bu açıdan bakıldığında çalışmaların ağırlıklı olarak yer altında geçmesi hâlinde emeklilikte avantajlar elde edilmektedir.
Her yıl için 180 gün yıpranma avantajı
SGK, 20’den fazla işlerde/iş yerlerinde fiilî hizmet süresi zammı ya da kamuoyunda daha çok bilinen bir ifade ile yıpranma payı uygulamaktadır.
Fiilî hizmet süresi zammı genel olarak ağır ve yıpratıcı işlerde çalışan sigortalılara yönelik bir düzenlemedir.
Bu düzenlemeden bazı iş yerleri ve işlerde çalışan 4/1-a (SSK) ve 4/1-c (eski adıyla Emekli Sandığı) sigortalıları faydalanmaktadır.
Faydalananlar arasında yasama organı üyeleri ile dışarıdan atanan bakanlar dâhil bakanlar, sağlık çalışanları, basın çalışanları ile Kanunda sayılan diğer sigortalılar yıpranma hakkından faydalanmaktadır.
Belirtilen fiilî hizmet süresi zammı bütün işler için aynı değildir. Her 360 gün karşılığı en az 60 gün ile 180 gün arasında değişmektedir. Bu bağlamda yer altında çalışanlar her 360 gün karşılığı 180 gün yıpranma avantajı ile öne çıkmaktadır.
2008/Ekim ayından sonra SGK Kanunda belirtilen iş yeri ve/veya işlerde geçen çalışma sürelerinin her 360 günü için;
60 gün eklenecekse (FHSZ kapsamında çalışılan gün sayısı x 60/360),
90 gün eklenecekse (FHSZ kapsamında çalışılan gün sayısı x 90/360),
180 gün eklenecekse (FHSZ kapsamında çalışılan gün sayısı x 180/360),
formülü uygulanarak yıpranma payları hesaplanmaktadır.
50 yaşında emeklilik
SGK Kanununda belirtilen ve Bakanlıkça tespit edilen maden iş yerlerinin yer altı işlerinde sürekli veya münavebeli olarak en az 20 yıldan beri çalışan sigortalılar için yaş şartı 50 olarak uygulanmaktadır.
Buna göre, belirtilen sigortalıların en az 20 yıldan beri çalışması, 50 yaşını doldurması ve 7200 gün prim ödemesi durumunda yaşlılık aylığı bağlanmaktadır.
2008/Ekim ayında sonra yer üstünde çalışan bir SSK’lı erkek en az 60 yaşında emekli olurken, maden iş yerlerinin yer altı işlerinde sürekli veya münavebeli olarak çalışan sigortalılar ise 50 yaşında emekli olacaktır.
Gittikçe emeklilik yaşının kademeli olarak 65 yaşına kadar yükseleceği gözönünde bulundurulduğunda yer altında belirtilen sigortalılar 65 yaşından etkilenmeden 50 yaşında emekli olabilecektir. Bu durumda 15 yıl daha erken emeklilik avantajı ortaya çıkmaktadır.
***
“Saatin kendisi mekân, yürüyüşü zaman, ayarı insandır… Bu da gösterir ki, zaman ve mekân, insanla mevcuttur!” Ahmet Hamdi Tanpınar
BAŞIN DÜŞERSE DARA İSA KARAKAŞ’I ARA
“Devamsızlık yapan işçiler için düzenlenecek tutanakta nelere dikkat etmeliyiz?” Bahadır Cantaş
Bahadır Bey, devamsızlık tutanaklarının ne şekilde düzenleneceği konusunda gerek İş Kanununda gerekse de SGK mevzuatında herhangi bir şekil şartı bulunmamaktadır.
Devamsızlık tutanaklarında işveren/işveren vekili/alt işverenden birisinin imzası ile varsa şahitlerle birlikte imzalanan ve işçinin devamsızlık yaptığı tarihten itibaren her gün için ayrı ayrı düzenlenen devamsızlık tutanakları SGK açısından geçerli sayılmaktadır.
Ölen memurun yakınlarına bağlanacak aylık oranları
“29 yıllık devlet memuru babamı geçen ay kaybettik. Biz 3 kardeş, annem ile büyükannem ve büyükbabama hangi oranlarda nasıl maaş paylaştırılır?” Şaziye İrfanlı
Şaziye Hanım, Emekli Sandığına tabi ölen memurun dul eşine %50 yetime %25, yetim Ana-Baba yetimi ise %30 oranında aylık bağlanmaktadır.
Bağlanan aylıklar %100 oranını geçemeyeceği için dul ve yetim sayısının fazla olması hâlinde aylık oranları en büyük ortak bölenleri (EBOB) alınmak suretiyle kimlere ne oranda aylık bağlanacağı tespit edilmektedir.
Emekli Sandığı Kanununda eş ve yetimlere verilen oranlar; Eşe %50, 1’inci yetime %25, 2’nci yetime %25, 3’üncü yetim ana-baba yetimi ise %30 nispetinde olduğuna göre, toplam (%130) olmaktadır. Toplam aylık bağlama oranı %100’ü geçtiği için aylığın, aylık oranlarının %100’ünü geçmemek üzere bağlanması gerekmektedir.
İzin kurulu zorunlu mu?
“İsa Bey, 134 işçimiz var. İşçiler yıllık izin istediği zaman personel müdürü olarak işin akışına göre izin planlaması yapıyorum. Ancak kurul şart diyorlar. Biz izin kurulu kapsamında mıyız?” Büşra Güneş
Büşra Hanım, iş yerinizde 100’den fazla işçi çalışması hâlinde kanunen bir izin kurulunun oluşturulması zorunludur. İzin kurulu 1 işveren veya işveren temsilcisi ile 2 işçi temsilcisi olmak üzere toplam 3 kişiden oluşur. İzin kurulu üyesi olacak işçiler ve yedekleri, varsa iş yeri sendika temsilcisi tarafından, yoksa iş yerinde çalışan işçiler tarafından seçilir. İzin kuruluna işveren temsilcisi olan üye başkanlık eder. İzin kurulu üyeleri 2 yılda bir yeniden seçilir.
***
“Hiç kimseyi başkalarının anlattığı hikâyelere göre yargılama.” PLATON
Türkiye Gazetesi | 17.04.2019