T.C. GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI ANKARA VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI (Mükellef Hizmetleri Usul Grup Müdürlüğü)
|
||||
Sayı |
: |
27575268-105[159-2016-401]-230398 |
13.06.2018 |
|
Konu |
: |
Yurtdışında şube açılışı hk. |
||
İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda; Türkiye’de inşaat alanında faaliyette bulunan şirketinizin 28/4/2015 tarihinde Almanya’da aynı konuda faaliyet göstermek üzere şube açılışı gerçekleştirdiği, ancak şubenin açılışı ile ilgili olarak Türkiye’de vergi daireleri dahil hiçbir kuruma bilgi verilmediği belirtilerek, söz konusu şubenin açılışını bildirmek ve bu şubeden elde ettiğiniz kazancı Türkiye’de beyan etmek zorunda olup olmadığınız hususlarında tarafınıza bilgi verilmesi talep edilmektedir.
I- KURUMLAR VERGİSİ KANUNU UYGULAMASI
5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 1 inci maddesinde kurumlar vergisine tabi kurumlar sayılmış olup, aynı Kanunun 3 üncü maddesinin ikinci fıkrasında, “Kanunun 1 inci maddesinde sayılı kurumlardan kanunî veya iş merkezi Türkiye’de bulunanlar, gerek Türkiye içinde gerekse Türkiye dışında elde ettikleri kazançların tamamı üzerinden vergilendirilirler.” hükmüne yer verilmiştir.
Ayrıca, aynı Kanunun 6 ncı maddesinin birinci fıkrasında, kurumlar vergisinin, mükelleflerin bir hesap dönemi içinde elde ettikleri safi kurum kazancı üzerinden hesaplanacağı; ikinci fıkrasında da safi kurum kazancının tespitinde, Gelir Vergisi Kanununun ticari kazanç hakkındaki hükümlerinin uygulanacağı hükme bağlanmıştır.
Bu hükümler çerçevesinde, tam mükellefiyete tabi şirketiniz tarafından bir hesap dönemi içinde gerek yurt içinde gerekse yurt dışında elde edilen kazançlarınızın tamamının ilgili dönem kurum kazancına dahil edilerek beyan edilmesi gerekmektedir.
II- VERGİ USUL KANUNU UYGULAMASI
213 sayılı Vergi Usul Kanununun;
– 156 ncı maddesinde, “Ticari, sınai, zirai ve mesleki faaliyette iş yeri; mağaza, yazıhane, idarehane, muayenehane, imalathane şube, depo, otel, kahvehane, eğlence ve spor yerleri, tarla, bağ, bahçe, çiftlik, hayvancılık tesisleri, dalyan ve voli mahalleri, madenler, taş ocakları, inşaat şantiyeleri, vapur büfeleri gibi ticari, sınai, zirai veya mesleki bir faaliyetin icrasına tahsis edilen veya bu faaliyetlerde kullanılan yerdir.”,
– 159 uncu maddesinde, “Aynı teşebbüs veya işletmeye dahil bulunan iş yerlerinin sayısında vukua gelen artış veya azalışları mükellefler vergi dairesine bildirmeye mecburdurlar.”
– 168 inci maddesinin birinci fıkrasının (1) numaralı bendinde, “… Şirketlerin işe başlama bildirimleri dışında yapılacak bildirimler ile işi bırakma ve değişiklik bildirimleri, bildirilecek olayın vukuu tarihinden itibaren bir ay içerisinde mükellef tarafından vergi dairesine yapılır.”
hükümleri yer almaktadır.
Bu bağlamda, mükelleflerin ticari, sınai ve zirai faaliyetlerini sürdürdükleri yerlerin iş yeri özelliğini taşıyabilmesi için bu yerlerin “faaliyetin icrasına tahsis edilmesi” veya faaliyetin icra edildiği “yer” olma özelliğini taşıması gerekmekte olup, mükelleflerin mükellefiyetleri devam ederken işletmelerine dahil iş yeri sayısında bir artış söz konusu olması halinde, bu değişiklikliğin bir ay içinde ilgili vergi dairesine bildirilmesi gerekmektedir.
Buna göre, Almanya’da şube açmanız nedeniyle oluşacak durumun iş yerlerinizin sayısında vukua gelen artış kapsamında değerlendirilerek mezkur Kanunun 168 inci maddesi uyarınca vergi dairesine bildirilmesi icap etmektedir.
Öte yandan, söz konusu bildirim zorunluluğuna uymayan mükellefler hakkında mezkûr Kanunun 352 nci maddesinin 2 nci fıkrasının 4 numaralı bendi uyarınca usulsüzlük cezası kesileceği tabiidir.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
(*) Bu Özelge 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 413.maddesine dayanılarak verilmiştir.
(**) İnceleme, yargı ya da uzlaşmada olduğu halde bu konuya ilişkin olarak yanlış bilgi verilmiş ise bu özelge geçersizdir.
(***) Talebiniz üzerine tayin edilmiş olan bu özelgeye uygun işlem yapmanız hâlinde, bu fiilleriniz dolayısıyla vergi tarh edilmesi icap ederse, tarafınıza vergi cezası kesilmeyecek ve tarh edilen vergi için gecikme faizi hesaplanmayacaktır.