Otuz veya daha fazla işçi çalıştıran işyerlerinde en az altı aylık kıdemi olan işçinin iş sözleşmesinin geçerli bir neden olmaksızın işverence feshedilmesi halinde, işçinin işe iade davası açma hakkı vardır. İşe iade davasının işçi lehine kesinleşmesi halinde, kesinleşmiş mahkeme kararının işçiye tebliğinden itibaren 10 iş günü içinde, işçinin işe başlamak üzere işverene başvurması gerekmektedir. İşverenin bu durumda, işçiyi işe başlatmayarak, mahkemece tayin edilmiş işe başlatmama tazminatını işçiye ödemek veya işçiyi bir ay içinde işe başlatmak şeklinde iki seçeneği bulunmaktadır (4857 Sayılı Kanun Madde 18,19,20,21).
Buraya kadar anlattıklarımız sıkça yazılıyor. Aşağı yukarı bunları biliyorsunuz. Biz de bundan farklı olarak, işe iade davası sonuçlandıktan sonra ortaya çıkan sorunlar ve bu sorunlara Yargıtay’ın getirdiği çözümleri ele aldık.
1-İşçinin işe başlamak için koşul ileri sürmesi
Feshin geçersizliğine ilişkin kesinleşmiş mahkeme kararından sonra süresinde işverene başvuran ve bu başvuru üzerine işveren tarafından süresinde işe davet edilen işçi, işe başlamak için öncelikle ödenmemiş işçilik alacaklarının ödenmesi şartını ileri sürerse ne olur?
Yargıtay’a göre; işçinin işe iadesi başvurusu şarta bağlanamaz. İşçi işe başlamakta bu nedenle samimi değildir. İşveren tarafından yapılan fesih geçerli hale gelmiştir. Bu nedenle işçininişe başlatmama tazminatı ile boşta geçen geçen süre alacağı talebinin reddedilmesi gerekmektedir (Yargıtay 9. HD. 12.11.2015 gün, 2014/16608 E, 2015/30666 K).
2-Postada gecikme
İşçinin işverene gönderdiği işe iade talep yazısının veya işverenin işçinin işe başlama isteğini kabul ettiğine ilişkin davet yazısının postada gecikmesi nedeniyle, yasada öngörülen sürelerin aşılması halinde ne olur?
Yargıtay’a göre; işe iade yönündeki başvurunun 10 iş günü içinde işverene bildirmesi gerekmekle birlikte tebligatın postada gecikmesinden işçinin sorumlu olması düşünülemez.
-İşverenin de işçinin işe başlama isteğinin kabul edildiğini 1 ay içinde işçiye bildirmesi gerekmekle birlikte, tebligat sorunları sebebiyle bildirimin süresi içinde yapılamaması halinde bundan işveren de sorumlu tutulamaz (Y9HD 22.12.2008 E.2007/30406 -K.2008/34836).
3-Makul süre
İşçinin işe iade isteğinin işverence kabul edildiğine ilişkin bildirimi tebliğ alan işçinin makul bir süre içinde işe başlaması beklenir.Peki, yasada belirtilmeyen bu makul süre kaç gün olabilir?
Yargıtay’a göre; makul süre, işçinin işe daveti içeren bildirim anında işyerinin bulunduğu yerde ikamet etmesi durumunda en fazla 2 günlük süre olarak değerlendirilebilir.
-İşçinin işe iadeyi içeren tebligatı işyerinden farklı bir yerde alması halinde ise, 4857 sayılı iş Kanununun 56. maddesinin son fıkrasındayıllık izinler için öngörülen en çok 4 güne kadar yol süresi makul süre olarak değerlendirilebilir. Bu durumda işçinin en fazla 4 gün içinde işe başlaması beklenmelidir (Y9HD 30.04.2009 E.2008/20635 – K.2009/12263 ).
Ahmet Metin AYSOY – 10.10.2017
Star Gazetesi