Uzun bir zamandır gündemde olan ve adeta yılan hikâyesine dönen kıdem tazminatı fonunun akibeti konusundaki çalışmalarda sona gelindi. Hem işçi hem de işveren sendikalarının talebi doğrultusunda kıdem tazminatı fonu kurma çalışmalarının ertelenmesi bekleniyor.
Kuşkusuz sosyal diyalog, hükümet, işveren ve işçi temsilcilerinin ekonomik ve sosyal politikalara ilişkin ve ortak ilgi alanlarına giren konularda gerçekleştirdikleri her türlü görüş alışverişini, bilgi birikimlerinin aktarımlarını, karşılıklı uzlaşıyı da içeren bir süreçtir. Çalışma hayatının 3 temel ayağı bulunuyor. Bunlar, devlet, işçi ve işveren taraflarıdır. İş ve çalışma ilişkilerine yönelik alınan kararlar, mevzuatta yapılan düzenlemeler, bu üç tarafı da derinden etkilemektedir. Çalışma hayatında birçok konudaki değişiklik doğrudan sosyal tarafların görüşleri ve önerileri dikkate alınarak yapılıyor. Çalışma hayatında yapılan düzenlemelerin, bir uzlaşı sonucu ortaya çıkması ve herkesin üzerinde mutabık olduğu konulardan oluşması, olası uyuşmazlıkları önleyeceği gibi iş barışını da önemli ölçüde sağlanmaktadır.
UZLAŞMA ÇIKMADI
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Mehmet Müezzinoğlu’nun geçtiğimiz yıl İstanbul Sanayi Odası’nı ziyaretinde gündeme gelen ve bu süreçte de Sayın Bakan’ın uzlaştırma çabası ve gayretleriyle devam ettirilen kıdem tazminatı bireysel fon hesabı sisteminde de önemli değişiklikler olması bekleniyordu. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan ve Başbakanımız Binali Yıldırım’ın da her zaman dile getirdiği gibi, kıdem tazminatında bir değişiklik yapılması için işçi ve işveren tarafının uzlaşması aranmaktaydı.
Bu sebeple, kıdem tazminatı fonu için işçi-işveren tarafının önerileri ve taleplerinin alınması amacıyla Müezzinoğlu’nun başkanlığında toplanan Üçlü Danışma Kurulu işçi, işveren ve hükümet temsilcilerinden oluşuyor. Pazartesi günü yapılan bu kurul toplantısında bulunan bazı katılımcılardan aldığım bilgilere göre toplantıda Müezzinoğlu kıdem tazminatı fonu konusunda işçi ve işveren tarafının görüşlerini iletmesini istedi.
Türk-İş, Hak-İş, DİSK, TİSK, TOBB gibi sosyal taraflar bakanlığın hazırladığı metni görmek ve üzerinde görüşlerini ileteceklerini söylediler. Bunun üzerine de Bakan, hazırlanan bir taslak metin olmadığı, çeşitli talep ve varyasyonlara göre metin oluşturulabileceğini, işçi ve işverenlerin de bu anlamda metin konusunda katkı verebileceklerini ifade etti. 13 Temmuz’a kadar yazılı metinler üzerinden ortak noktaları bulunmaya çalışılacak.
Kıdem tazminatı konusunda tarafların talep ve beklentilerinin bakanlığa ulaştırılmasından sonra Sayın Bakan da bunu hükümete ve Başbakan’a götürülecek.
Eğer işçi ve işveren tarafının arzu edilen ortak noktalarda buluşamaması durumunda, kıdem tazminatı fonu da gündemden kalkacak. Ancak şimdiden işçi ve işveren tarafının ortak talebi mevcut durumun devam ettirilmesi yönünde. Dolayısıyla 13 Temmuz’a kadar bir konsensüs sağlanamaması durumunda kıdem tazminatı fonu gündemden kaldırılacak.
Özellikle bazı kesimlerin haksız ve mesnetsiz eleştirilerine konu olan ‘kıdem tazminatının kaldırılacağı, işçinin mağdur edileceği’ yönündeki tezvirat da bitirilmiş olacak. İşin ilginç tarafı hem işçi hem de işveren tarafının mevcut durumun devamı konusunda uzlaşmaları oldu.
NOKTA KONULUYOR
Sonuç olarak, kıdem tazminatında işçi ve işverenin görüşüne göre hareket edilecek. Uzun yıllar tartışılan kıdem tazminatı fonu, işçi ve işverenin olumsuz görüş beyan etmesi veya ortak bir noktada buluşulamaması halinde rafa kalkacak. Mevcut sistemde olduğu gibi kıdem tazminatı, ödenme şartları oluştuğunda yine işverenin her bir yıllık çalışma karşılığında, işçinin 30 günlük ücreti üzerinden ödenmeye devam edilecek.
Müezzinoğlu:Yüzde 70’lik uzlaşma arıyoruz
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, bir soru üzerine kıdem tazminatında yüzde 70’lik uzlaşma aradıklarını söyledi. Bakan Müezzinoğlu, kıdem tazminatı konusunda taraflarla görüştüklerini ve 13 Temmuz’a kadar kendilerine verilen yazılı metinler üzerinden ortak noktaları bulmaya çalışacaklarını belirterek “Burada bir tarafta işveren var bir tarafta da çalışan var. İkisi arasındaki ortak nokta yüzde 50’lerin üzerine geçtiyse biz çalışmaları yüzde 70’in üzerine taşımaya gayret ederiz. Yüzde 70’in üzerinde yakaladığımız anda biz hükümet olarak TBMM’ye götürürüz. Bunu bu önümüzdeki 10 gün içinde yakalayabilecek miyiz? İşte onu ayın 13’ünden sonra göreceğiz” dedi.
Star Gazetesi | 06.07.2017