Bir süredir EYT konusu yine gündemde. Ancak bu sefer Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı ve Bakanlık bürokratlarının ciddi bir hazırlık ve çalışması olduğunu görüyoruz.
Geçtiğimiz günlerde, SETA tarafından Yenal Göksun hocanın moderatörlüğünde düzenlenen Web Panel’de Cem Kılıç ve Mehmet Merve Özaydın hocalarla birlikte Emeklilik ve EYT’de Yol Haritasını konuştuk.
Bu Web Panel’de de takip edenler izleyenlerden çok yoğun bir beklenti olduğunu gördük.
EYT ile ilgili Ocak ayında, bütçe görüşmelerinin akabinde bir yasal düzenleme olması beklentisi oldukça yüksek.
8 Eylül 1999 tarihinde Resmi Gazete’de yayınlanan 4447 sayılı Kanunla kadınlar için 20, erkekler için 25 yıl sigortalılık süresi ve 5000 günlük prim ödeme gün sayısı olan emeklilik şartları değiştirilmiş ve 8 Eylül 1999 tarihinden önce işe girenler için kadınlarda 38 ile 58 erkeklerde ise 44 ile 60 yaş arasında değişen kademeli geçiş süresi getirilmiş ve 8 Eylül 1999 tarihinden sonra işe girenler için emeklilik yaşı kadınlarda 58, erkeklerde 60’a, prim gün sayısı ise 7000 gün olarak belirlenmişti.
Bir kişinin hangi koşullarda emekli olacağı, statüsüne göre ve tabi olduğu kanuna göre belirlenmektedir. 2008’den önce SSK, Bağ-Kur ve Emekli Sandığı olmak üzere üç ayrı kurum ve 5 ayrı kanun söz konusuydu.
Kimler EYT’li
İlk defa 8 Eylül 1999 tarihinden önce sigortalı olup, emeklilik için gerekli olan sigortalılık süresi ve prim gün sayısını doldurmasına rağmen yaş şartının dolmasını bekleyenler EYT kapsamına girmektedir.
EYT olarak adlandırılan grup homojen olmayıp, farklı statülerdeki kişilerden oluşmaktadır. Bunlar, 4/a (Eski adıyla SSK sigortalıları), 4/b (Eski adıyla Bağ-Kur’lular), 4/c (Memurlar ve Kamu görevlileri), Tarım SSK ve Tarım Bağ-Kur’lulardır.
Bu sigortalıların dışında sayıları 120.000 olan Banka ve Sigorta Sandık sigortalılarından 8.9.1999 tarihinden önce sigortalı olanlar da EYT kapsamına girmektedir.
EYT yasası çıkması halinde bunlara ilgili Banka ve Sigorta Sandıkları tarafından aylık bağlanacaktır.
Dolayısıyla EYT gurubundaki beklentiler ve talepler de birbirinden farklı olabiliyor.
EYT’liler Ne Talep Ediyor
Emeklilikte yaşa takılanlar, emeklilik koşullarında 1999’da yapılan değişikliğin geçmişe dönük uygulanmasına son verilmesini, yaş şartı aranmadan, sigortalılık süresi ve prim günü koşullarını sağlayıp emekli olmayı talep ediyor.
EYT’lilerin en temel talepleri, 1999’da yapılan bu değişikliğin geçmişe dönük uygulanmasına son verilmesi ve işe başladıkları koşullarla emeklilik haklarının verilmesi, 8 Eylül 1999 tarihinden önce çalışmaya başlayanların prim gün sayılarını doldurduklarında yaş şartını beklemeden emekli olabilmelerine imkân tanınmasıdır.
Yani, EYT’lilerin en başından beri arzu ettiği bir düzenleme, ilk defa 8 Eylül 1999 tarihinden önce sigortalı olup 5 bin gün çalışmış olanların yaş şartına takılmadan emekli olmalarıdır.
Borçlanma Talepleri
Bir kısım EYT’liler ise borçlanma talebinde bulunmaktadır. Buna göre;
– Staj dönemini borçlanma talebi olanlar,
– Bağ-Kur’da 1.10.2008 öncesine borçlanma talebi olanlar,
– Sigorta öncesi doğum borçlanması talebinde bulunan çalışan anneler, sosyal güvenlikle ilgili talepleri ve beklentileri olan EYT gruplarını oluşturuyor.
Ayrıca Pandemi dönemine özgü sorunlardan birisi olan Kısa Çalışma Ödeneği ve Pandemi Ücretsiz İzin dönemini de borçlanma talebi bulunmaktadır.
Son yapılan EYT açıklamaları ile birlikte 8 Eylül 1999’dan önce sigortalı olanlarda istenen yaş koşulunun kademeli olarak düşürülmesi, aylıklarda belirli oranda kesinti yapılarak emeklilik tarihinin öne çekilmesi, erkeklerde 9000, kadınlarda 7200 prim gün sayısını yerine getirenlerde yaş koşulunun aranmaması gibi senaryolar var.
Bir sonraki yazımızda detaylı olarak EYT çözüm yollarını paylaşacağız.
www.resulkurt.com – 29.07.2022