7020 sayılı Kanun’la 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun’a eklenen 48/a maddesiyle çok zor durumda bulunan mükellefler için sürekli olarak kullanılabilecek ödeme kolaylığı getiren bir yasal düzenleme yapıldı. Vergi afları sarmalı yerine gerçekten zor durumda bulunduğu için vergi borçlarını ödeyemeyen mükelleflerin borçlarına ödeme kolaylığı getiren yerinde bir yasal düzenleme.
Gerçekten ödeme güçlüğü içerisinde olan mükelleflerin vergi borçlarının tahsilini garanti altına alacak bir düzenlemeye ihtiyaç var. Önerdiğimiz vergi garanti fonu bu fonksiyonu ifa ederek genel nitelikli vergi aflarına olan ihtiyacı gündemimizden çıkaracaktır.
Vergi borçlarına piyasa faiz oranlarının üzerinde gecikme zammı uygulanması sonucu gerçekten zor durumda olan mükelleflerin borçları, zamanla bu mükellefler açısından ödenemeyecek tutarlara ulaştığından, hem bu borçları ödenebilir duruma getirip tahsil etmek, hem de kamunun dosya yükünden kurtulması amacıyla hükümetler tarafından vergi aflarına sıklıkla başvurulmuştur.
Yapılan her vergi affı, toplumda vergi affı beklentisini güçlendirerek vergi borcunu ödeyecek durumda olanların bile borcunu ödememesine neden olmuş, vergi aflarını neredeyse bir tahsilat yöntemi haline getirmiştir. Borcunu zamanında ödeyenler ise vergi afları çıktığında aldatılmışlık duygusu yaşamakta ve vergi gayretleri azalmaktadır.
İşleri kötü gitmeye başlayan mükellefler kendilerine müdahale edilmezse bazen mali suç boyutunda fiillerle kendileri ile birlikte başkalarına da zarar vermekte, iktisadi, mali ve sosyal problemlere neden olmaktadırlar.
Ekonomik yapı, doğası gereği büyüme dönemi ve durgunluk dönemi arasında sürekli dip-zirve şeklinde dalgalanma halindedir. Ekonominin dip yaptığı dönemlerde otomatik olarak devreye girerek vergi tahsilatlarını garanti altına alacak dengeleme mekanizmalarına ihtiyaç bulunmaktadır.
Hem ekonomik durgunluk dönemlerinde vergi gelirlerini garanti altına almak hem de ekonomik yönden zor durumda bulunan mükelleflerin yol açtığı sosyal ve ekonomik sorunları engellemek amacıyla aynı zamanda otomatik stabilizatör işlevi görecek bir fon oluşturulmalıdır.
Günümüzde, ekonominin büyüdüğü dönemlerde yapılacak tasarruflarla durgunluk dönemleri dengelenmeye çalışılmaktadır. Ekonominin büyüme dönemlerinde fon için toplanan kaynaklarla, durgunluk dönemlerinde ödeme zorluğuna düşen mükelleflerin borçları ödenerek vergi gelirleri garanti altına alınabilecektir. Finans dünyasında geliştirilen çeşitli türev araçlarla risklerin dağıtılması amaçlanmaktadır. Vergi garanti fonu bu yönüyle bir ölçüde türev finansal araç fonksiyonu da görecektir.
Fon işçi ve işveren temsilcilerinin karar mekanizmalarında bulunduğu özerk bir yapıda oluşturulmalıdır. Böyle bir fonun kuruluş amacı ekonomik verimliliğe sahip fakat vergi borçlarını ödemede acze düşmüş mükelleflerin iktisadi hayatlarını sürdürmeleri için borçlarının tasfiye edilmesi olmalıdır.
Çok zor durumun şartları kanunla tamamen nesnel olarak düzenlenmelidir. Bir mükellefin çok zor durumda olup olmadığının tespiti için, vergi müfettişleri tarafından maliye bakanlığı ve bankacılık sistemindeki verilerden de yararlanılarak Rapor düzenlenebilir.
Çok zor durumda olduğu anlaşılan mükellefin vergi borcu, fon tarafından ödenerek mükellef fona borçlandırılmalı, söz konusu borç mükellefin ödeyebileceği şekilde yeniden yapılandırılmalıdır.
Fona, toplumda vergi bilincinin oluşması için çalışmalar yapmak, vergi kanunlarının yapılması sırasında önerilerde bulunmak, kanunların uygulanması sırasında çıkan sorunların çözümünde vergi ombudsmanlığı yapmak gibi misyon ve görevler yüklenebilir.
Fona, mükelleflerin ve meslek odalarının katkısı ile kaynak oluşturulabilir. Fona mükelleflerin vergi beyannamelerini vermeleri esnasında yapılacak kesintilerle kaynak aktarılabileceği gibi mükelleflerin bağlı bulundukları odalar vasıtasıyla toplanan fon kesintileri yolu ile de kaynak oluşturulabilir.
İktisadi bakımdan verimli işletmelerin iktisadi hayatlarının devamının sağlanması için oluşturulan bu fona belirli bir oranda işsizlik fonundan kaynak aktarılabilmesi işsizlik fonunun işsizliği azaltma amacına da uygun olacaktır. Önerdiğimiz bu fona, mükellefler gelecekte bir gün fondan yararlanmak zorunda kalabileceklerini düşünerek bir nevi sigorta kabul ederek seve seve katkıda bulunacaklardır.
Vergi garanti fonunun kurulması, vergi denetmeni olarak görev yapmaktayken 2008 yılında Gelir İdaresi Başkanlığı’nın “Bir Fikrim Var” yarışmasına fütüristik bir öneri olarak tarafımdan önerilmişti. 7020 sayılı Kanun’daki çok zor durumdaki mükelleflere yönelik ödeme kolaylığına ilişkin düzenleme sonrasında, vergi garanti fonunun hayata geçirilebilmesinin artık zamanın ruhuna uygun olacağını düşünüyorum.
Cumali Polat
Dünya Gazetesi – 17.06.2017