Eski yıllarda bir ürün elde etmek için her yıl üretimden bir miktar tohumluk ayrılır bir sonraki yıl o kullanılırdı. Eldeki tohum bozulma gösterdiğinde ise ya başka bir çeşide geçilir ya da yeni bir tohumluk arayışına girilirdi.
Günümüzde Tarım Bakanlığı, sertifikalı tohum kullanımı zorunluluğunu getirdi. Tarım Bakanlığı tarafından deneme ve incelemeleri yapılarak satışına izin verilen, saflığı sağlanmış ve adı belirli olan belgeli tohuma sertifikalı tohum deniliyor.
Tohum sertifikası Tarım Bakanlığı tarafından veriliyor. Üretim yetkili tohum üreticileri ve Devlet Tarım İşletmeleri tarafından gerçekleştiriliyor.
581 yetkili sertifikalı tohum üreticisi var. Devlet Tarım İşletmeleri sadece buğday ve arpa tohumu üretiyor. İç üretimde devlet işletmelerinde üretilen sertifikalı buğday tohumunun payı yüzde 36, arpada yüzde 17 oranında. Yıllık sertifikalı tohum üretimi 900 bin ton dolayında.
Yılda 60 bin ton sertifikalı tohum ithalatı yapılıyor. İthalata 200 milyon doların üzerinde ödeme yapılıyor.
Sertifikalı tohum ithalatında, domates gibi sebze tohumları ithalatı miktar olarak küçük ama değer olarak büyük. 1.200 ton sebze tohumu ithalatına 115 milyon dolar ödüyoruz..
Yurtiçinde sertifikalı tohum üretimi giderek artmasına rağmen yerli üretim talebi karşılayamıyor. Buğday’da yerli üretim talebin yüzde 75’ini, arpada yüzde 86’sını, mısırda sadece yüzde 5’ini, ayçiçeğinde yüzde 20’sini, Pamukta yüzde 36’sını karşılayabiliyor.
Bu nedenle tohumda dışa bağımlılık devam ediyor. Sertifikalı tohumların, özellikle ithal tohumların özelliği hibrit tohum olmaları. Hibrit (melez) tohumlar insan eliyle teknoloji kullanılarak arzu edilen amaçlara göre ıslah edilmiş tohumlar. Mevcut tohumlar melezlenerek daha üstün özellikli yeni tohumlar elde ediliyor.. Hibrit tohumlardan elde edilen ikinci nesil tohumların ekiminde, melezlemeden geriye dönüş nedeniyle verim ve kalite açısından kayıp oluşuyor.
Hibrit tohum hiç döl vermeyen kısır tohum değil ama ikinci nesilde özelliğini kaybettiğinden, hibrit tohumların her yıl yenilenmesi gerekiyor.
Tevfik GÜNGÖR – Olayların İçinden
Dünya Gazetesi – 29.05.2017