Kiraların PTT aracılığı ile ödenmesine maliye engeli!

 

01.01.2008 tarihinden itibaren her bir konut için aylık 500 TL ve üzerinde kira geliri elde edenlerin kira gelirlerini banka, benzeri finans kurumları veya Posta ve Telgraf Teşkilatı (PTT) Genel Müdürlüğü tarafından düzenlenen belgeler ile ispat etmesi zorunluluğu getirilmişti. Yani 500 TL’yi aşan kira gelirleri nakit olarak ödenemiyor ancak banka ve PTT aracılığı İle ödemesi gerçekleştirilebiliyordu.

Ancak, 09.06.2017 tarihinde yapılan düzenleme ile 01.07.2017 tarihinden itibaren konutlarda, her bir konut İçin aylık 500 TL ve üzerinde kira geliri elde edenlerin kira gelirlerini sadece banka ve benzeri finans kurumları tarafından düzenlenen belgeler ile tevsik edebileceklerdir. Yani yapılan bu düzenleme ile kiralar nakit ödenemeyeceği gibi, PTT aracılığı ile de ödenemeyecektir. Bu uygulama İle PTT aracılığı İle kira ödeme işlemine son verilmiştir.

Ayrıca bu yeni düzenleme ile haftalık, günlük veya benzeri şekilde kısa süreli konut kiralamalarında ise tutara bakılmaksızın bu gelirleri elde edenlerin bankalar veya benzeri finans kurumları tarafından düzenlenen belgeler İle tevsik etmesi zorunluluğu getirmiştir.

Aslında bu yeni düzenleme ile 500 TL ve üzeri kira geliri elde edenlerin gelirlerini banka ve benzeri kurumlar aracılığı İle ödemesi zorunluğu getirilmişken, diğer taraftan da kısa süreli konutların kiraya verilmesi uygulamasında tutara bakılmaksızın banka ve benzeri kurumlar tarafından ödenmesi zorunluluğu getirilmiş olup, sektör disipline edilmeye çalışılmıştır.

Söz konusu yapılan bu yasal düzenlemelere uyulmaması halinde ise konut sahibine her bir işlem için özel usulsüzlük cezası kesilecektir. Kesilecek ceza 2017 yılı İçin 350 TL’den az olmamak üzere her bir işlem için işlem bedelinin yüzde 5 tutarıdır.

Ülkemizde özelikle büyük şehirlerde kısa süreli konut kiralama işlemi gittikçe yaygınlaşmaktadır. Kısa süreli konut kiralanması işlemi aslında ve özünde otel işletmeciği faaliyetidir. Ancak yasal prosedürleri azaltmak, işletme ve organizasyon kolaylığı sağlamak ve kar maksimizasyonu sağlamak amacıyla oluşmuş bir sistemdir.

Bu sistem herşeyden önce emniyet ve Maliye gibi iki kamu otoritesinin denetimi dışında faaliyetlerini sürdürmektedirler. Yapılan bu iş ve işlemler kayıt dışı olduğu için vergilendirilemediği gibi yaşanan terör olayları için de suçlu ve zanlıların barınabileceği kontrolsüz yerler olarak karşımıza çıkmaktadır.

Maliye Bakanlığı’nın yapmış olduğu bu düzenleme ile sektörün vergilendirilmesini hedef almış gibi gözükse de bize göre asıl amaç vergilendirme ile birlikte güvenliği de sağlamak ve kontrol altına almaktır. Dileriz 01.07.2017 tarihinde yürürlüğe girecek bu uygulama ile kayıt dışı kalan bu sektör vergilendirileceği gibi, emniyet açısından da beklenilen fayda sağlanmış olur.

Serbest Kürsü / Yılmaz Sezer

Dünya Gazetesi 12.06.2017

About Author

Comments are closed.